İKİ DARBE ARASINDA - İskender Pala / Biyografi - Yakın Tarih
Edebiyat Fakültesini bitirdikten sonra orduda öğretmen subay olarak hayata atılan yazarın ihraç edilene kadar geçen on beş yıl içinde neler yaşadıklarının öyküsünü bulacaksınız. Bu coğrafya yüz yılı aşkın süredir ´ötekileştirme" hikayeleri ile dolu. Yazarın yaşadığı ötekileştirmenin asıl zor yanı yakın akraba ve dostlarının zor dönemlerde tutundukları tavırlar olması. Yakın tarih ve yazarı merak edenlerin okumalarını öncelikle öneriyoruz.
arifkaya06.blogspot.com.tr/2014/02/bir-kitap-ve-degerlendirilmesi.html veya javascript:ntrTemp(); linklerini tıkladığınızda kitabı ve yazarı daha yakından tanımanızı sağlayacak değerlendirmelere göz atabilirsiniz.
www.facebook.com/www.kitapokumakistermisin/ www.youtube.com/user/KitapOkumak/videos
Kitaptan: *** Bu ülkede dalkavukluğun sağladığı çıkar, dürüstlüğün sağladığı çıkardan daha bereketli oluyordu.
*** Anladım ki öğrenmek isteyen öğrencilerle ders yapan bir öğretmenin mutlu olmaması imkansızdır.
*** *** Biz insanlar kendi düşüncelerini paylaşmayan için şablon oluşturmayı, onları kategorize edip "öteki"leştirmeyi çok severiz nedense. Kusurumuz ne kadar çok ise karşımızdakinde de o kadar kusur aramaya meyilliyizdir.
*** Garip değil mi, Allah bile kendi yarattığı kulları hakkında hükmünü ömürleri sona erdikten sonra verirken biz zavallı insanlar, kim oluyoruz ki onları bir hal üzere görmekle, haklarında bir dedikodu işitmekle, adımlarını şöyle attılar, ellerini böyle tuttular diye, gözlerinin üstünde neden kaşları olduğu hükmüne varıveriyoruz!..
*** Eski bir Çin bedduasına göre, kötülüğü istenen kişiye “İnşallah ilginç zamanlarda yaşayasın!” denilirmiş. Çok ağır bir ilenç bu, gerçekten. İlginç zamanlar, acımasızca savurur çünkü insanları ve adalet ilginç zamanlarda sapar yoldan. Sonra, gerçeklerin üstü kolayca örtülüverir ilginç zamanlarda ve kanunun gücü yerine gücün kanunu hüküm sürmeye başlar.
*** Eğer kişilere ve ideolojilere göre eğilip bükülürsem, eğer gerçeği menfaatlerine feda edersem kendime saygım kalmaz.
*** O gün bizi sevindiren ve mutlu eden bu haberin, daha sonra kabusumuz olacağını elbette bilemezdim. Hayat böyle bir şeydi işte. Sevincimiz acıya, üzüntümüz güzelliğe sebep olabiliyordu. Kader de zaten bu demek değil miydi?...
*** Bilemezdim ki bilgi, bilgisizleri acıtır. Bilemezdim ki askerlikte önde olmak da, arkada olmak da iyi değildir. Bilemezdim ki bildiğini göstermek çok zaman hatadır. Ve yine bilemezdim ki önde olmak insana düşman kazandırır...
*** Rekabet, ürünlerde en iyiyi ama insanlarda en kötüyü ortaya çıkarıyordu. Ve rekabette dostlar birden düşman kesiliveriyorlardı. Bazı insanlar vardır, onlarla dost kalabilmek için daima sizi geçmelerine müsaade etmeniz gerekir, eğer dostlarınızı geçecek olursanız artık kendinize başka düşman istemeyin.
*** Ama yine biliyordum ki alçakgönüllülükte aşırıya gidip herkesi memnun etmeyi hedefleyen insan, başarısızlığa mahkumdur.
*** Dönüp geriye baktığımda özet cümlem şu olabilir: Çok şükür ki mazlum oldum, zulmeden olmadım.
Arka Kapaktan: 28 Şubat süreci... Her gün bir yığın hüsran... Günler ilerledikçe dalgalar şiddetini arttırarak dövmeye başlamıştır kalbinizin duvarlarını ve çaresizliğin sesi çığlık çığlığadır içinizde. Ateş düştüğü yeri yakar ve bir serçe olsun, gagasıyla bir damla su getirmez yangını söndürmeye...
İskender Pala, bu defa pek bilinmeyen bir özelliğiyle, "asker kimliğiyle" karşınızda. Usta yazar, 12 Eylül´ün hemen ardından başlayıp 28 Şubat sürecinde YAŞ kararıyla son bulan Deniz Kuvvetler´indeki 15 yılın hikayesini içeriden okuma fırsatı veriyor.
(...) Acı günleri hatırlamak, insana tekrar acı verir elbette. Buna rağmen vaktiyle unutmayı çok zor başardığım o günleri şimdi yeniden hatırlamanın acısını yaşamaya cesaret etmem, sırf tarihe belge bırakma ve belki o savruluş insanların hala aramızda yaşadıklarına dikkat çekebilme amacına yöneliktir ev bu yüzden yazdıklarımın tamamı katıksız hakikattir.
Bu kitap için daha önce yorum veya alıntı yapılmadı.
Yorum yapabilmek veya alıntı yayınlayabilmek için üye olmanız veya üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Bu kitabı sistemimizden emanet olarak alıp okuyan bir üyemiz yok.