HALVETTE 40 GÜN - Michaela Mihriban özelsel / PSİKOLOJİ
İslam tasavvufu başta olmak üzere bir çok din de yapılan açlıkla nefis terbiyesi üzerine, bizzat yazarın kendisinin yaşadıklarını kalme almak surtiyle ortaya çıkmış bir eser. Halvette yaşadıklarını günü gününe aktaran yazar, kitabın iknii kısmında açlık terbiyesinin beden ve ruh üzerine etkilerini bir psikolog olarak da tahlil etmiş. bu konu üzerine bulabileceğniz en kıymetli eserlerden biri. Ancak yine de halvet, tasavvuf, parapsikoloji, kuantum fiziği özel ilgi alanında olmayan biri için kitap sıkıcı gelebilir. kendi alanında kıymetli bir kaynak olan bu kitabı biz okuduk, kütüphanemize koyduk, ancak "meraklısına" tavsiye ediyoruz.
javascript:ntrTemp(); ve javascript:ntrTemp(); adreslerine gittiğinizde yazar ve kitapla ilgili yorumları bulabilirsiniz.
Tanıtım Bülteninden :
Avrupa, Asya ve Amerika´da yaşamış, maneviyata eğilimli bir psikoterapistin halvet hikayesi:
Kitaba önsöz yazan Annamarie Schimmel, Müslüman bir Avrupalı´nın halvet deneyimlerini anlatan ilk kitap bu, diyor. Üstelik, Avrupa, Asya ve Amerika olmak üzere üç farklı kültür coğrafyasını yaşamış, maneviyata eğilimli bir psikoterapistin elinden çıkmış…Yazar çocukluğunu, Türkiye´den Almanya´ya işçi göçünün yoğun olduğu yıllarda, babasının hekimlik görevi nedeniyle bulunduğu İstanbul´da geçirmiş. Olgunluk yıllarını ise Amerika´da yaşamış ve North Carolina Üniversitesi´nde klinik psikoloji alanında lisansüstü eğitimini tamamlamış. Halen Almanya´da yaşıyor, öğretim görevliliği yanında psikoterapist olarak çalışmaya devam ediyor.
Yazarın Halvet Günlüğü´nü okurken halvetin ne olduğu konusunda bilgiler edinmekle kalmayacak; zikrin, Mevlana Celaleddin-i Rumi ve İbn-i Arabi okumalarının, ayet ve hadislerin bu ruhsal deneyimdeki tartışılmaz yerini göreceksiniz. Halvet boyunca görülen ve yorumlanan rüyalarsa, günlüğün belki de en ilginç parçalarını oluşturuyor. Halvetin dışarıdan kopuş ve içe, derine çekiliş; ruhun yaralanmış bir hayvan gibi kendi izlerini sürerek inine çekilmesi, ayrı düşülen tanrının arındırılmaya çalışılan zihinde yeniden yankılanmasını beklemek gibi tecrübelerden ibaret olmadığını görüyoruz, bu günlüklerde. Aşkın, daha da aşkın bir şey olduğunu görüyoruz. Bu içsel tecrübede, dışarıya yansıdığı kadarıyla, cinsellikle tinselliğin nasıl bir ve ayrılmaz olduğunu sarsıcı bir şekilde kavramamıza neden olacak çıkma´lar görüyoruz. Tanrı aşkının kişi bedeninde cinsel içerikli uyarımlara yol açabileceğini, bunun normal ve beklenilmesi gereken bir şey olduğunu, örneğin…
Zengin bir entelektüel bireşimin sonuçlarına dayanan Yorumlar Bölümü, halvette yaşananlara bilimsel açıklamalar getiriyor. Bu bölüm biri doğulu biri batılı iki şairin (Tennyson ile Rumi) gözünden varlık ile birlik´in görünümünün resmedilişiyle açılır. Sonraki bölümlerde yazar halvet deneyiminin başlangıcındaki Kurban ritüeline, kendi deneyimlerinden yola çıkarak Rupert Sheldrake´in "morfik rezonanz" tezine, zikrin insan fizyolojisi üzerindeki dönüştürücü etkilerine, mistik deneyimin psikoterapötik değerine, maneviyat ve cinsellik ilişkisine… çeşitli açıklamalar getirir, sufizmin klasik konularına disiplinlerarası bir gözle eğilir.
Bu kitap için daha önce yorum veya alıntı yapılmadı.
Yorum yapabilmek veya alıntı yayınlayabilmek için üye olmanız veya üye girişi yapmanız gerekmektedir.