SEVME SANATI - Erich Fromm / PSİKOLOJİ
Ustaların ustasının bu eseri hayatınıza değer katacağından emin olabilirsiniz.
Sevmeyi yeni baştan öğreneceksiniz. Eseri bitirdiğinizde bugüne kadar sevgiyi taklit ettiğiniz fark edebilirsiniz. Bir çok yazar bu kitabı okumadan öykülerini kaleme almadı. ´´Başucu´´ eserle tanışmanızı ısrarla öneririz. Ara ara tekrar dönüp tamamını veya altı çizili satırlarınıza göz atma ihtiyacı duyacağınız her yünü ile kıymetli bir kitap. Bir aydın, 125 sayfa da insanlığa bu kadar katkı da bulunulabilirdi. Okumamak büyük kayıp, okumak çok büyük kazanç. Başucu eserlerden biri.
javascript:ntrTemp(); veya javascript:ntrTemp(); adreslerinde kitaptan yapılan yorumlara göz attığınızda muhtemelen sizde bir an önce okumak isteyeceksiniz bu büyük eseri.
Kitaptan: ***** Birbiri için ´deli´ olma , sevginin büyüklüğüne kanıt sanılır; bu olsa olsa o kişilerin daha önce içinde bulundukları yalnızlık duygusunun büyüklüğüne kanıtıdır. (Sayfa, 14)
***** Yalnızlıktan kurtulmanın yollarından biri çeşitli dinsel törenlerdir. (Sayfa, 19)
***** Anne sevgisi varsa, bir mutluluk gibi vardır; yoksa yaşamın bütün güzelliği yok olmuş gibidir. Onu yaratmak için yapılabilecek hiçbir şey yoktur. (Sayfa, 44)
***** İnsanın yalnız ailesini sevip de ´yabancılara´ hiçbir sevgi duymaması, o insanda sevme yetisinin hiç bulunmadığını gösteren bir kanıttır. (Sayfa, 61)
***** Bencil kişilerin başkalarını sevemedikleri doğrudur; ama benciller kendilerini de sevemezler. (Sayfa, 62)
***** Tanrı sevgisi ne Tanrı´yı düşünceyle tanımak, ne de Tanrı´yı sevdiğini düşünmektir; Tanrı sevgisi, Tanrı´yla bir olacak biçimde yaşama eyleminde ortaya çıkar. Bu da bizi iyi yaşamayı vurgulamaya götürür. Yaşam baştan sona, her türlü küçük ve büyük eylemiyle, Tanrı´yı tanımaya, bilmeye adanmıştır; ne var ki bu bilgi iyi düşünerek değil, iyi davranarak kazanılır. (Sayfa, 76)
***** Anne çocuğa can verdiği gibi, geri alabilir de bu canı. Yaratan da, yok eden de odur; sevgi mucizeleri yaratabilir anne; öte yandan hiç kimse anne ölçüsünde incitemez insanı. (Sayfa, 93)
***** Yalnız kalabilme yeteneği sevebilme yeteneğinin tek koşuludur. (Sayfa, 106)
Arka Kapaktan:
Sevgi, insanoğlunun gelişmesinin ilk dönemlerinden başlayarak günümüze dek yaşayabilen vazgeçilmez bir duygu, anlam dolu bir sözcük. Hiç kuşkusuz, insanlar varoldukça yaşayacak. (...) Tüm şarkıları, romanları, filmleri, düşlerimizi dolduran, tüm sanat yapıtlarına konu olan sevgi, insanların, doğal olarak yaşayageldiği bir olgu mu? Herkes -bir çiçeği, bir çocuğu, işini, güneşi, insanı- sevebilir mi? Sevgiyi herkes gerçekten duyabilir mi? Belki bu sorulara geçmeden önce sevgiyi tanımlamak gerekecek. Evet, nedir sevgi? Bir yeti midir? Bu doğal hak, giderek elimizden alınmakta mıdır? Ve biz, bunları biliyor muyuz? Erich Fromm, bu yapıtıyla işte bu soruları yanıtlıyor, sağlıklı ve hastalıklı sevginin ne olduğunu, ona neden büyük bir istekle sarıldığımızı, neden insanın bir varolma sorunu haline geldiğini anlatıyor. Anne sevgisinden başlayarak cinsel sevgiye dek uzanan yolda, sevginin ne gibi güçlüklerle karşılaştığını, bu engellerin hangi ruhsal ve toplumsal koşullardan kaynaklandığını gösteriyor. Çağdaş Batı toplumlarında sevginin yozlaşmasının nedenlerini irdeleyerek, bu güzel olgunun yaşanabilmesinin bilimsel temellerini gösteriyor.
Bu kitap için daha önce yorum veya alıntı yapılmadı.
Yorum yapabilmek veya alıntı yayınlayabilmek için üye olmanız veya üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Bu kitabı sistemimizden emanet olarak alıp okuyan bir üyemiz yok.