İktidar hırsı ve ihanetin öyküsü.
javascript:ntrTemp(); ve
javascript:ntrTemp(); linklerini ziyaret edip daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Kitaptan: *** Tanyerinden günün ilk ışıkları da gelir,
Belalı kasırgalar, korkunç gök gürültüleri de...(Sayfa, 5)
*** Yeni şerefler yeni urbalar gibi geldi Macbeth´e:
Üstüne oturmadılar henüz, giyildikçe otururlar.
Ne olacaksa olur, bırak olsun;
En kötü gün de sonuna varır, bırak varsın. (Sayfa, 14)
*** Fazla insan sütü emmişsin, en kestirme yoldan gidecek yürek yok sende. Yükselmek istemesine istiyorsun; içinde hırs yok değil; taş gibi de yüreğin olmalı yanında, o yok sende. Can attığı şeyi namusunla, suya sabuna dokunmadan elde etmek istiyorsun. Hem dalavere yapmayacaksın, hem de hakkın olmayan tahta oturacaksın! (Sayfa, 18)
*** Yüzün, beyim, yüzün bir kitaptır unuyma;
İçinde korkulu bir şeyler okuyabilir insan.
Dünyayı aldatmak isteyen dünyanın rengine bürünecek.
Bakışın, ellerin, dillerin gülsün;
Yüzünden lekesiz bir çiçek ol,
İçinden zehirli bir yılan. (Sayfa, 20)
*** Üstümüze düşen bir sevgi yük olur bazen bize:
Yine de sevgi diye hoş görür, şükrederiz. (Sayfa, 21)
*** Yapmakla olup bitseydi bu iş,
Hemen yapardım, olup biterdi.
Döktüğüm kanla akıp gitseydi her şey,
Bir vuruşta sonuna varılsa işin,
Bir anda bu dünyayı olsun kazanıversen,
Zaman denizinin bir kumsalı olan bu dünyayı,
Öbür dünyayı gözden çıkarır insan.
Ama bu işlerin daha burada görülüyor hesabı.
Verdiğimiz kanlı dersi alan
Gelip bize veriyor aldığı dersi.
Doğruluğun şaşmaz eli bize sunuyor
İçine zehir döktüğümüz kupayı. (Sayfa, 22)
*** Bir insana yaraşan
Her şeyi yapmaya varım. Ondan ötesini yaptım mı,
İnsan olmaktan çıkarım. (Sayfa, 23)
*** Ana karnından çıkmış hiç kimseden korkma. (Sayfa, 71)
*** Ama öyle kötü günler yaşıyoruz ki şimdi,
İnsan ne yaptığını bilmeden hain oluveriyor.
Neden korktuğumuzu bilmeden kuşkular içindeyiz. (Sayfa, 75)
*** Doyasıya zevkler, keyifler içinde yaşar,
Soğuk bir yüzle de halkın gözünü boyarsınız. (Sayfa, 82)
Arka Kapaktan: William Shakespeare (1564-1616): Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle yaklaşık 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren bu efsanevi yazar, büyük olasılıkla 1606 yılında yazdığı Macbeth’le "yükselme arzusu ve politik hırsın" kişiyi neye dönüştürebileceğini dünü, bugünü ve yarını kapsayacak bir derinlikle öngörmüştür.
Shakespeare´in bu ölümsüz oyunu genellikle evrensel ahlaki değerler açısından ele alınır, Macbeth´in bilinçli bir şekilde kötülüğü seçmesi ve bu seçimin bireysel ve toplumsal sonuçları üzerinde durulur. Ancak Macbeth Shakespeare´in diğer kötü adamlarına benzemez. Çünkü III. Richard ve lago gibi karakterlerin aksine, yaptığı kötülüklerden hiç de zevk almaz; dahası, ilk cinayetini işlediğinde gerçekten acı çeker, sözlerine bakılırsa benliğinde bir iç savaş yaşamaktadır.
Peki doğrununu, yanlışın ne olduğun bilen, ileriyi görme yeteneği olan bir adam niçin kötülüğü seçer? Belki de Macbeth´in trajedisi, geleceğe hükmetmeye çalışırken kötülüğe giden yolda attığı her adımın ona azap vermesinden, ahlaki değerlerden ne denli uzaklaştığını bile bile yoluna devam etmesinden kaynaklanır.