Yazarın kendi hayatınından kesitler paylaştığı bir yol hikayesi. 60´lı yıllarda başlayıp uzun yıllar dünya gençlerini etkisi altına alan hippi hareketine katılan Coelho ve sevdiği kadının Amsterdam´dan ´Magic Bus´ ismini verdikleri otobüsle başladıkları çılgınca yolculuğa sizde çıkacaksınız. Yolculuğun nihai hedefi Nepal olsa da, kahramanımız İstanbul molasında duyduğu ezan sesleri ve tanıştığı sufilerden sonra tasavvufa merak salması ve İstanbul´da bir yıla yakın süren uzun molasını okuyacaksınız. Her zaman ki akıcı üslubu ile yazdığı bu biyografik romanı bırakmadan bitirmek isteyeceksiniz. Tavsiye ederiz.Kitaptan: **** Merhamet zor bir sanattır. (Sayfa, 53)
**** Olumsuz titreşimlerin başka olumsuz titreşimleri çekeceğini bildiği için sakinleşmeye çalıştı. (Sayfa, 61)
**** Katillerin en kötüsü, yaşam sevincimizi öldürendir. (Sayfa, 649
**** Beyaz bir sakalı ve hiç günah işlememiş kişilere özgü mağrur bir havası vardı. (Sayfa, 83)
**** İnsan kendine güvendiğinde başkalarına da güvenir. (Sayfa, 90)
**** Tek düşündükleri eve ulaşmak, akşam yemeğini hazırlamak, televizyonu açmak ve gerçek dünyayı unutmak. (Sayfa,103)
**** Dans her şeyi dönüştürür, talepkârdır ve kimseyi yargılamaz. Özgür insan dans eder, bir hücrede veya tekerlekli sandalyede olsa da fark etmez, çünkü dans yalnızca bazı hareketleri tekrarlamaktan ibaret değildir.;her şeyden ve hepimizden daha yüce ve kudretli bir Varlık ile konuşmak, bencilliğin ve korkunun ötesinde bir lisanda iletişim kurmaktır. (Sayfa, 166)
**** Uçmak için iki kanadını birden kullan: biri disiplin, öbürü merhamet. (Sayfa,188)
**** Hayatınızı sadeleştirin. Sade bir hayat sürerseniz daha mutlu olacaksınız. (Sayfa, 195)
javascript:ntrTemp(); ve
javascript:ntrTemp(); bloglarını ziyaret ederseniz iki kitap severin romanı okuyup yaptıkları değerlendirmelere göz atabilirsiniz.
Arka Kapaktan:
1970 yılının Eylül ayında, dünyanın merkezi olma şerefi için yarışan iki mekan vardı: Londra´daki Piccadilly Circus ve Amsterdam´daki Dam Meydanı... 1970 yılının Eylül ayında uçak biletleri ateş pahası olduğundan uçakla seyahat ancak elit kesim için mümkündü. Gençlerden oluşan muazzam bir kitle içinse durum farklıydı. 1970 yılının Eylül ayında dünyaya kadınlar hükmediyordu… Genç hippi kadınlar demek belki daha doğru olur...
1970 yılının Eylül ayında herkesin paranormal güçleri vardı, olmayanlar da sahip olma yolundaydı…
1970 yılının Eylül ayında, yazarlık hayalleri kuran Paulo, özgürlük peşinde dünyayı dolaşırken Karla´yla karşılaşınca ikisinin de yaşamı kökten değişecekti; Peru´nun kayıp şehirleri,Brezilya´nın zindanları, Amsterdam´ın arka sokakları, İstanbul´un çarşıları bir bütünün parçaları haline gelecekti…
Paulo Coelho´nun kendi yaşamöyküsüne belki de en yakıneseri Hippi, başka bir dünyanın mümkün olduğuna inanan barışçıl bir neslin arayış ve dönüşüm öyküsü.